|
otarafa: Mullet | butarafa: lars von trier |
Jap. anime vs. US anime
cevap ver
kazımkanat
07/01/07
|
altyazı dergisinin haziran 2004 sayısından bir yazının bir kısmı
Japon animasyonları yavaş, hareketler kesik kesik. Kamera uzun uzun durağan resimler üzerinde geziniyor. Oysa Amerikan animasyonlarında hızlı bir kurgu, devamlılığı olan hareketler var. Japon animasyonları televizyon için düşük bütçeyle üretiliyor. Söz konusu süreyi minimum hareketle geçirmek için kamera uzun uzun karakterlerin yüzüne, gözlerine odaklanıyor. Karakterler düşünüyor. Uzun, sessiz, sabırlı bekleyişler animelerin son derece stilize estetiğini oluşturuyor. Buna karşılık Disney stüdyosunun ‘live action’ sinemayı taklit etmesi sonucu Amerikan stüdyo animasyonu gerçek hayata, fizik kurallarına bağımlı bir kökenden yola çıkıyor. Hareketler gerçek hayattaki gibi süreklilik içeriyor, akıp gidiyor. Kimsenin beklemeye tahammülü yok. Zaten düşünecek bir şey yok. Her şey çarçabuk olup bitiyor. Japon animasyonları karakterlerin kocaman gözlerinde kamerayı sabitliyor. Karakterlerin gözlerinden akan yaşlar ardı arkasına yanaklarından süzülüveriyor. Animelerin kahramanları duygu patlamaları ile ağlaya ağlaya kameraya doğru koşuyor. Gözyaşları boncuk boncuk kopup iki yana savruluyor. Animelerin gözü yaşlı karakterleri kendi kendilerine konuşuyorlar. İç seslerini, dolayısıyla iç dünyalarını anlatıcı ses olarak duyuyoruz. Anime kahramanları duygularını, acılarını endişelerini, aman ağlarsam haykırırsam ‘cool’luğumu kaybederim endişesi taşımadan açık ediyorlar. Bu gelenek animelerin kökeninin yaslandığı mangalarda da aynı. Oysa Amerikan stüdyo animasyonunun ve çizgi romanlarının kahramanları ‘cool’. Aşırı duygusallığa yer yok. Amerikan çizgi roman geleneğinde süper kahraman janrı var. Eh, Süpermen’i gözünde yaşlarla, öyle mi yapsaydım böyle mi, çok seviyorum ama o beni sevmiyor derken düşünemiyoruz. Televizyon için yapılmış düşük bütçeli Hanna Barbera animasyonlarında dahi karakterlerin kendi kendisiyle hesaplaşması, kendi kendileriyle konuşması durumu yok. Uzun uzun dış diyaloglarla konuşuyorlar. Mümkün mertebe iç dünyalarını açık etmeden. |
cevap ver
tavtatikütüpati
07/01/07
|
demek her iki millet de ruhunu yansıtmış çizgi dünyasına. anime karakterlerinin gözyaşlarının kuzeydoğu ve kuzeybatı yönlerine fışkırmasına bayılırdım. keşke öyle ağlayabilsem |
boşlukları doldurun
bunlara da göz atabilirsiniz:
|
otarafa: Mullet | butarafa: lars von trier |
iletişim - şikayet - kullanıcı sözleşmesi - gizlilik şartları |